Sayfalar

3 Eylül 2011 Cumartesi

Kulağıma Yalan Kaçmış ...

takip edenler bilir geçen sene tuna kiremitçi gazetedeki  sayfasından "Jacqueline ve ben" başlıklı bir yazı yazmıştı. "Jacqueline ve ben, sakin bir hayatı seçtik: Akşamları o çellosunu çalıyor, ben romanıma çalışıyorum. Kendisi, hayatımda gördüğüm en uyumlu hayat arkadaşı." cümlesiyle başlayan yazıda bir ilişkiden bahseden Kiremitçi ye eski eşi İclal Aydın çok kızmış ve "bir ayar çekerim görürsün" diye bir yazı yazmıştı .ondan sonra bir tartışmadır başlamıştı. İclal Aydın ın yazısının bir bölümü aşağıda .

 fakat tartışmalar "Jacqueline nin 1987 yılında ölen bir çello şarkıcısı olması ve İclal in bunu bilmiyor olmakla bir hayali kıskanmakla suçlanmasıyla değişik alanlara kaymıştı. Epey bir zamanda devam etmiş Kiremitçi istifa etmişti. 

fakat İclal Aydın ın asıl söylemek istediği gözardı edilmişti. bazı sözlerin tuttuğunu , kitleleri peşinden süreklediğini : )  gören kişiler karşılarındaki insanları etkilemek için aynı sözleri herkese söylerler. herkese en sevdiğim sensin , senden öncekiler yalan, demelerine kızıyordu aslında . Yani "yeni şeyler söylemek lazım" azizim deyişine katılıyordu.


Bir kaç gündür Tuna Kiremitçi ile Seda Sayan arasında röportaj ile başlayan iltifatlar dizisi aşk dedikodularına dönüştü. Tuna Kiremitçi bugun yine köşesinden yazarak "gerçek" aşkını duyurmuş sayın seyirciler.  

Yazar Stieg Larsson'un Milenyum 3 lemesi kitaplarındaki baş karakter Lisbeth'e.... :))  yani kaldığı yerden devam .

buradan çıkaracağımız sonuç :
arada bir çekilen ayarları yenilemek gerekir :)) ama
huylu huyundan vazgeçmez
kadınlar yalanda olsa güzel sözlerin peşinden koşmaya devam ediyor
ve ne yazık ki ilgi ve sevgiye değil karşılarındaki kişiye bağlandıklarını sanıyorlar.  
bu tip insanların gerçek aşkı olmaz sevmeyi bildiklerini sanmıyorum 
"bunları daha önce kim bilir kaç kişiye söyledin" geçersiz bir geçiştirme cümlesidir .

bakalım ne olacak


İclal Aydın   " bir ayar çekerim görürsün"
Hayatına giren her yeni kadına köşesinden güzelleme yazarken eskileri gömmeden, bir biçimde onları yeni hikâyesinin altyapısı haline getirmeden de bunu başarabileceğini öğretmeli artık biri ona... Tuna'ya yani... "En sevdiğim kadın budur" demenin daha şık, daha yakışıklı yolları vardır mutlaka. Köşesinde müzisyen sevgilisi çello çalarken o da romanını nasıl yazıyormuş onu anlatmış. Demek ki romana da geri dönmüş. Biz temelli bıraktı sanıyorduk. Neyse birkaç kez daha bırakır, geri döner, gider gelir artık... 

Bana yazdığı mektuplardan birinde, söylediği vakit çok etkilendiğim "senin yanında iyi biri olmak istiyorum" cümlesi vardı. Jack Nicholson'ın bir filminden alıntı yaptığının altını çizmişti. Aynı cümleyi daha sonra aynı vurgularla Demet Sağıroğlu için de kullandı. Ona yazdığı o köşe yazısında daha önce bana ve büyük ihtimalle Yasemin'e de söylemiş olduğunu düşündüğüm bu cümlelere rastlayınca, Demet de "o yazıyı kesip sakladım" diye röportaj verince... İçtenlikle söylüyorum Demet'in aldatıldığını düşünmüştüm ama kıyamamıştım sevincine... Yutkunmuştum gitmişti... Susmak bu yüzden kıymetliydi. Sevmek dışında hiçbir suçu olmayana neden hesap ödetilsin ki? 


*** 


Neyse, kimseye kimi nasıl seveceğini biz öğretemeyiz elbette. Ama bugüne dek eski eşim olduğu için "bunu yazamam" diye düşünüp düşünüp sustuğum ve fakat "aaa artık ne susacam be" dürtüsüyle hitap etmek istediğim sevgili yazar arkadaşım!! 


Arka sayfadan "ben şimdi mutlu biriyim" yazılarının içinde sonucu "mutsuzluğumun sebebi eskilermiş" e getirirsen bir kere daha... Örgütlenme ve dernekleşme bilincimin çok yüksek olduğu şu günlerde kurarım bir "Tuna'dan mağdur olan kadınlar dayanışma komitesi" görürsün gününü... 

Şaka bir yana, sadece sana değil, yeni birini sevme üslubu seninkine benzeyen herkese hatırlatmak gerekir... Şimdiki sevgili de gün gelecek eskiler arasında yerini alacak. Bunu unutma; eskiler giderek kalabalıklaşıp güçlenirken eski sevgili anısına sahip çıkamayanın ayağının altındaki yer öyle hızla incelir ki... Bu gidişle bize yerin dibinden bildirmeye başlamayasın sakın... Bunu kalpten istemem ama bilesin... 
 

2 yorum:

  1. Tuna kiremitçi yazarlığı bıraktı bu işlere başladı zaten bir kitabını okudum. Bir dahada uzak durdum.

    YanıtlaSil
  2. :) doğrusunu söylemek gerekirse ben de kolay kolay okumam artık

    YanıtlaSil

yes comment ....