Sayfalar

10 Ekim 2011 Pazartesi

mimar sinan ile mihrimah sultan aŞık değiller sadece arkadaŞlar :)

bir kitap okudum "iki cami arasında beynamaz" deyimi geldi aklıma 
boşuna gelmemiş meğer :)
neyse kitaba gelelim ... 
niye okudum demiştim ama şimdi düşündüm de iyi ki okumuşum...
yukardaki atasözü ile ilgili pek çok ışık yandı kafamda....
şimdi onları geçelim etraf aydınlansın biz gelelim kitabaaaaa...


aşk ın yüceltilmesi uğruna tarihte yer eden gerçek kişilerin
 (muhasebede tüzel kişiler ve gerçek kişiler var ya o geldi aklıma, bu gün nedense kırk tilki kırkının da kulpu kırık tilki var kafamda) romanlarda,filmlerde aslında olmadıkları şekillerde yansıtılmalarına son derece karşıyım. 
kendileri burada yok diye niye arkalarından konuşuyoruz canım :) iftiraya uğruyorlarmış gibi geliyor.
bu eserlerin, sahiplerine göre yazıldıkları bunların hayal ürünü olduğunu söyleyereyerek destekleyenler var.
tarihi kişilerle yapılan çalışmaların biraz aslına uygun olması gerekmiyor mu ?
bu kahramanları hayal kahramanlarıyla bir tutmak doğru mu ?
bu kişiler bunu hak etmiyor mu ?
sizin hayatınızı birileri çekse ya da kaleme alsa aslına uygun olsun istemez miydiniz ? 
bu konu uzar pek empatik gördüm kendimi. 
burada değinmeden geçemeyeceğim bir diğer önemli konu bunların ne kadar tarihi kahramanlarla yazılsa bile hayal ürünü olduğunu bilmeyen bir sürü insan var. 
çocuklar ,gençler, kendini genç hissedenler var .
mesela uzun zamandır Mimar Sinan ile Mihrimah sultanın aşkı! dan bahsediliyor.
böyle bir aşk yoktur olmamıştır. Osmanlı Devletinde kadınlar saç baş açık ordu içerisinde atla koşturur mu ? desem kaçınız evet der !! 
muhteşem yüzyıla hiç değinmiyorum...
bu camilerin yapımını Mimar Sinan belirlememiştir. 
olayların akışı farklıdır. lakin konu uzamaktadır :) 
sıradan bir tarih bilgisine sahip olan ben biraz okumak ile bu bilgiye sahipsem yazarların olmaması tuhaf geliyor... 
biliniyorsa neden buna uygun davranılmıyor...
diyeceğim o ki ey okuyucu her şeye inanma araştır , şüpheci ol ...







7 yorum:

  1. gecen gazatede okuduğum ancak adını unuttuğum bir araştırmacıda aynen böyle söyledi.
    büyük ihtimal birbirlerini hiç görmediler bile dedi.
    bu aşk dedikodusu da ahmet ümitin başının altından çıktı :D

    mihrimahı bilmem ama ben aşığım mimar sinana :))))))))

    YanıtlaSil
  2. söylediğin gibi tarihe dayanılarak yazılan romanların ya da çekilen dizilerin okunulabilir/izlenilebilir olması için galiba konulara biraz magazinel yaklaşımlar yapılması :)

    İlber ORTAYLI Hoca'nın dediği gibidir muhakkak ama düşünsene öyle yazılsa ya da çekilse konu, emin ol kimsenin ilgisini çekmezdi

    bence bu tür kitap ya da dizilerdeki amaç, tarih hakkında detaylı bilgi vermek, aydınlatmak değil, amaç tamamen duygusal !!!

    YanıtlaSil
  3. seyhan cım dur daha mimarbaşını mihrimahtan kurtaramadık bir de sen çıkma ahmet ümit ciddiye alırsa karışmam :))

    aynurcum kurgu yapılırken insanlara saygılı olsalar amenna duygusallık almış başını gidiyor :))

    YanıtlaSil
  4. canim ben bile tarih dersi verdigim zaman böyle biraz carpik iliskiler vs anlatiyorumki milletin ilgisini duysun akillarinda kalsinlar : )
    bir kral savas acmis, kazanmis, ülke kurmus vs diyince kimse dikkate almiyor ama esini babasinin yanina geri göndermis, sonra eski kayinbabasina savas acmis, kazanmis, bunun üzerine eski esi kahrolmus vs diye anlatinca pür dikkat dinliyorlar ; )

    YanıtlaSil
  5. :) senin yaptığının sonucunda olaylar akılda kalır hikayeleştirme tekniği kullanıyosun .
    burada durum daha farklı yazarların neredeyse 0 araştırma ile yazmalarına karşıyım ve burada akılda kalan sadece insanlar o da nasıl !

    YanıtlaSil
  6. Tarihi günümüze uyarlayanlardan sıkıldım...
    Bir empati yaparak yazar yerine koyuyorum kendimi :) Hiç görmediği birine aşık olacağına inanmaya bilir insanlar, dikkat çekmeye bilir belki ama bu aşk gözünün önünden uçup gidiyorsa birde adam evliyse, o kitap dikkat çekiyor. Tabi ki bu olayı bu hale getirip, kendi düşünceleriyle anlatması haklı olduğunu göstermez. Kaynaklara göre değil de, günümüze göre yazılıyor artık. Yazınızın son kısmında belirttiğiniz gibi ''Herşeye inanma, araştır, şüpheci ol!'' kilit nokta burası aslında.

    YanıtlaSil
  7. yasemin
    kendimi yazarın yerine koymak hiç aklıma gelmemişti çemkirmekten :)) ama tesbitlerin çok haklı boşuna çemkirmiyorum yani :))

    YanıtlaSil

yes comment ....